Bio
Oynadığım oyunlar hakkında yazılarım.
Personal Ratings
1★
5★

001

Total Games Played

000

Played in 2024

000

Games Backloggd


Recently Reviewed See More

This review contains spoilers

Yönetmenler: Kevin Choteau, David Dedeine
Senarist: Sebastien Renard
Önemli Oyuncu: Charlotte McBurney

Geliştirici sayısı: 40 (iddia)
Geliştirme süresi: 3-4 yıl arası (tahmini)
Bütçe: 12.000.000-15.000.000 $ arası (tahmini)
Satış sayısı: 3 milyon civarı (tahmini)
Gelir: 45.000.000-60.000.000 $ arası (tahmini)

+ Seslendirmeler, müzikler ve çevre sesleri.

+ Oyundaki diyalogların iyi olması, kimsenin amaçsız konuşmaması ve sohbetlerde duygularını belirtmesi. (karışım yapmak isteyen Lucas, kardeşini arayan Melie, annesini görmek isteyen Hugo, bizi hastalığın sebebi gören halk ve bizim peşimizde olan kişiler)

+ Bazı vurucu sekanslarda yapılan kamera değişiklikleri. (farelerin yerin altından çıkıp bize saldırması esnasında kameranın uzaklaşıp çevreyi görüşümüze dair etmesi, Vitalis'in beyaz farelerine siyah farelerle karşı koyarken tüm savaşı görmek için kameranın uzaklaşması gibi)

+ Gücünü kullanabilene kadar küçük kardeşimizin gerçekten çocuk gibi hareket edip zaman zaman sorun çıkarması ve ufaklığı dışında neredeyse işlevi olmaması.

+ Etrafta döneme ait eşyalar toplamak ve bunların ne işe yaradığını okuyabilmek.

+ Düşmanların görüş menziline girmediğimiz sürece onları çimlerin içinde veya eşyaların arkasına saklanmış halde gizlice geçebilmek hatta rakibin dikkatini başka yöne çekmek için metallere taş atarak ses çıkarmak.

+ Fareleri oyalamak için tavana asılı etleri aşağıya düşürmek, büyük kutuların yerini değiştirerek kendimize zıplama basamağı oluşturmak, kömürlere yanan taş atarak onları yakıp farelerden korunmak, yük barikatlarının düğümünü kırarak fareleri öldürmek, yanan yük arabasını arkadan iterek farelerin arasında ilerlemek.

+ Halat kullanıp zırhsız kişileri taş atarak öldürebilmek eğer düşmanımız zırhlıysa da onun zırhını düşürmek için kimi zaman düğümlerini hedef almak kimi zamansa zırh eriten karışım kullanmak.

+ Rakip saldırılarından kardeşimizle birlikteyken dahi kaçınabilmek.

+ Grafikler ve hikayeyi bize daha geçiren atmosfer.

+ Hikayede bilmediğimiz fakat öğreneceğimizi umduğumuz bazı gizemlerin olması. (farelerin nereden geldiği, kardeşimizin hastalığı nedir gibisinden)

+ Hikaye anlatımında sinematiklerin kullanılması.

+ Bölüm tasarımlarının iyi olması. (iki taraftan sarıldığımız anlarda çıkış yolu bulabilmek, evimize baskın yediğimiz esnada her oda değişmemizde başka bir düşmandan gizlice uzaklaşmamızın gerekmesi, bölümleri ister rakipleri öldürerek istersek de gizlice geçebilmek)

+ Zehirli iksiri dibimize gelen düşmanların yüzünde patlatarak onları öldürebilmek ve aynı iksiri rakiplerin arkasından gizlice yaklaşarak kullanabilmek.

+ Düşmanların elindeki meşaleleri kırarak farelere karşı savunmasız hale getirmek, ateşi söndüren karışımla belli bir alana farelerin gitmesine sebep olmak.

+ Hikayenin belli bir kısmında hırsız olduğunu anladığımız kişileri görmemiz ve sonrasında da onlarla yollarımızın kesişmesi.

+ Mancınık, değirmen ve şato gibi bölümlerde ekipli bulmacalar çözerek yolumuzu açmak. (bu kısımda q tuşu ile arkadaşlarımızı yönlendiriyoruz ve birlikte yolu açıyoruz)

+ Atıldığı yeri bir süreliğine yakan karışım sayesinde fareleri ortadan kaldırabilmek.

+ Yıldırım gibi doğa olaylarını kullanarak farelerden kaçınabildiğimiz sürede yolu kullanmak.

+ Kömürler için hazırlanmış sistemleri kullanarak fareleri bir çukura doğru itebilmek. (şatoya giden yolu açarken kimi zaman tavana asılı kömürleri {kalıcı değişen} kimi zamansa tabandan çizgisel bir yola sahip kömürleri {sadece tuttuğumuz süreçte değişen sonra başlangıç konumuna dönen} yakıp onların konumunu değiştirerek fareleri çukura atabildik ve bunun için bazen arkadaşımızı q tuşuyla yönlendirdik)

+ Fenerleri kullanıp kendimize fareler arasında ince bir yol açabilmek.

+ Farelerin dikkatini çeken karışımla onları yönlendirebilmek.

+ Zıplama için kullandığımız basamakları aynı zamanda çeşitli nesnelerin konumunu da yükseltebilmek için kullanabilmemiz. (Hugo'nun zehrini durdurmak için aradığımız kitabın bulunduğu yerde zıplama basamağını mekanizmanın altına koyarak yol yapabilmemiz)

+ Emir verdiğimizde arkası dönük düşmanları indirebilen Rodric sayesinde zaman zaman taktikselliğe çeşitlilik katabilmek.

+ Lanet yüzünden Hugo'nun odağını kaybettiği zaman ekranın kararması.

+ Hugo'nun fareleri kontrol etme yeteneği sayesinde düşmanları öldürebilmek ve kendimize yol açmak.



+- Melie'nin kapı ve sandık kilidi kırdıktan sonra açmayı bize bırakması.

+- Bulduğumu eşyalar ile çalışma masasında eşyalarımızı geliştirebiliyoruz ancak bu gelişim pek gözle görünür olmuyor. (taş fırlatma halatımız veya envanterimiz gibi şeylerde ufak değişimler)



- Düşmanlarımızın aynı görünümlerde olması.

- Zıplamak için kullandığımız basamakları çekerken veya iterken karakterimizin oldukça hantal olması ve keskin dönüşler yapamaması.

- Oyunun izin vermediği ufak bir çıkıntıdan bile zıplayamamak.

- Zaten ateş sistemlerini ayarladığımız şatoyu bir kez daha ayarlamak zorunda olmamız. (oyun uzasın diye aynı şeyi tekrar yaptırdılar)

- Oyunun en önemli karakteri Hugo'yu yanında tek bir kişiyle şatomuza yollamaları ve yanındaki kişinin de oyun boyunca hiçbir zaman yalnız hareket etmeyen biri olması.

- Beyni yıkanmış Hugo'yu tam farelerin bizi yemek üzere olduğu anda sarılarak normale döndürme saçmalığı.

- Kötü karakteri yendiğimizi sanıyorken ayaklanıp dostumuza arkasından saldırarak onu öldürmesi gibi bir klişeye tanık olmamız.

- Oyun başından beri bize en güçlü rakibimiz olarak gösterilen kişinin yendiğimiz sıradan düşmanlar kadar basit olması. (oyun bu düşmanla savaşırken süre uzasın diye kendisini 3 kere farelere yem etmeye çalışmamızı istedi)

- Beklenmedik bir baskınla kaybettiğimiz arkadaşın şokunu yaşamak yerine direkt intikam hayallerine dalıp yola çıkmamız.

- Melie ve Lucas düşmanların dikkatini çekip bir eve daldığında onlara yardım seçeneğimizin olmaması.

- Rodric'in yediği oklara rağmen bizi kapının altından geçirmesi ve hemen ardından ölmesi.

- Oyunun sonlarında çimlerin arasına saklanarak kaçma seçeneğimizin elimizden alınması ve bunun yerine oyunun bizi sadece 2 aksiyon mekaniğinden oluşan karakterlerimizle savaşa zorlaması. (taş atma ve farelere yem etme dışında bir silahımız yok)

- Baş düşmanımız olan Vitalis'le yaptığımız savaşta kendisinin gardını düşürdükten sonra oyunun sadece 1 tane taş atmamıza izin vermesi, bu savaşın sırf bu saçmalıktan uzaması ve kendisinin gardını 3 kere düşürmek zorunda olmamız.

- Oyunda hikayeye ve gidişata etki edememek. Hiçbir konuda seçeneğimizin olmaması.