Her ailenin olmazsa olması, zamanının zengin kuzenlerinden birisinden aldığım ve Numlock'taki 2 ve 8 tuşları ile sol tık aracılığıyla 20 dakikada bitirebildiğim için aslında oyunun demosunu oynadığımı uzun yıllar boyunca fark etmediğim oyun. Bir ara döneyim.

"Snake... We're not tools of goverment or anyone else.

Fighting was the only thing... The only thing I was good at... but... at least I always fought for what I believed in..."

- Gray Fox

Bitirdiğimde bu kadar kahkaha atmamam gerekiyordu.

Karakterlerin isimlerini verebildiğimiz her oyun, oynanmaya değer.

ONLY (Capslock açık kalmış)
Poldain (Proteinli gardaşım)
Tuvana (Averaj MEV Ortaokulu kızı)
Meneloth (Canımın taa' içisin sen...)
Narvana (Az daha adını tutturuyordum)
Nif Natui (Senden hala nefret ediyorum)
Rambardo (Kedisiz JRPG olmaz zaten)
Naicelot (Gizli Topoş)
Cpt. Miriron (Çerkez sanayi ustası)

Oynadığım ilk Mario ve bu zamana kadar duyduğum övgülerin nedenini oynadıktan sonra daha iyi anladığım, çok başarılı bir oyun. Barındırdığı hareket kapasitesi, tema ve bölüm dizaynı çeşitliliği, çıktığı zamanı da düşününce saygı duyulası gerçekten. Müzikleri de çok tatlıdır.

Öte yandan can sisteminin acımasızlığı, zaman zaman çözmesi mümkün değilmiş gibi gözüken parkurları ve her yıldız toplandığında bölümün en başına gidilmesi gibi bazı ufak ama can sıkıcı sorunlar gördüğüm için biraz puan kırdım. Sağlık olsun.

Merak ediyorsanız, en az bir kere de olsa oynamayı denemenizi tavsiye ederim.

Oynadığım ilk Amiga oyunu. Shoot 'em Up ve eski bir oyun olarak fena değildi. Eskilerin kriptik dizaynını yer yer barındırmasa daha da yüksek verirdim belki. Ayrıca müzikleri de güzeldir.