İlk oyunu oynamadım. Onun genel kalitesi hakkında hiçbir fikrim yok. Ama sanırım bu oyun için iyi sayılabilir, çünkü ilk oyunu oynasam muhtemelen daha düşük verebilirdim gibime geliyor. Sanki "İlk oyunda neler neler yapmışken, her şeyi batırmışsınız" diye kızacakmışım gibi. Ne zaman baksam, bu oyun bana hep o saçma düşünceyi anımsatıyor.

Kısacası oyun, bana göre vasatın altı.

"♫ ORGANON...! OH, OH, ORGANON...! ♫"

I could name you a thousand more examples.

"♫ OH, OH... O' ORGANOOON! ♫"

The fact is: we're the asses here.

"♫ ORGANON...! OH, OH, ORGANON...! ♫"

But is that something to be ashamed of?

"♫ OH, OH.... O' ORGANOOON! ♫"

I say: NO!

"♫ ENDSTATIOOON... ♫"

I, for my part, am proud of what I am.

"♫ ARMAGEDDOOON... OH... ♫"

I - am - an - ASS!

"♫ OOOH... O' ORGANOOON... ♫"

And you're all asses, too!

"♫ ORGANON...! OH, OH, ORGANON...! ♫"

It's time to show the world, what's inside us.

"♫ OH, OH... O' ORGANOOON! ♫"

Long live the ORGANON!

Far Cry 3'ü bi' 15-20 dk. oynayıp bıraktığım için muhtemelen bu oyun benim o kadar gözüme batmıyor ama yine de güzel atmosferi ve bazı büyülü bölümleri hariç geri kalan hiçbir şeyden zevk alamadım.

Yine de güncel Far Cry'lardan daha iyidir... sanırım...?

"O' Death...
Ou Ooo, Death...
Won't you spare me over... 'til another year...
"

İlk oyunun üzerine daha güzel bölümler ve daha iyi sayılabilecek bir hikaye eklemesi ile, oynadığıma sevindiğim bir oyun oldu. Yine gerilim korkumu yenemedim tabi, o ayrı. Gerçi zaten şu oyunun yaşattığı gerilimin toplamı, ilk oyunun kütüphane bölümündeki kadar bile değil bence.

Bir de tabi, ilk oyun ile bu kadar fazla benzemeleri de hoşuma gitmedi. Temel mekanikler birebir aynı. Ve final sahnesi biraz dandikti.

Olsun, az da olsa ilkinden daha iyisi işte.

İlginç bir şekilde; PS3 dönemindeyken bakıp çıktığım bu arkadaş, benim oynadığım ilk gizlilik oyunu oldu. Ve ilk bölümü bir şekilde bitirdikten sonra tam beceremediğime kanaat getirip, sıkılarak bırakmıştım.

Bitirmediğim için bilip bilmeden bir şey yazmak istemiyorum ve o zamana kadar bunun sandığımdan daha eski bir seri olduğunu bilmiyordum. Fakat 2010 sonrası Ubi'nin oyunlarındaki o genel "ruhsuzluğu" buram buram alıyordum her taraftan. O yüzden, daha da döner miyim bilmiyorum. Bakacağız.

PS3'te bu oyun ile baya cebelleşmiştim. Defalarca ve defalarca. Bi' ara güzel de gidiyordum ama en sonunda bir yerde takılınca, salıp bırakmıştım. Aradan yıllar geçti ve bir gün PC için aldım. Uzun zamandır da kütüphanemde öylece bekliyor.

2000'i oynadıktan sonra dönüp, ona göre yorumlarımı yapacağım ama... ya, en azından şunu sormadan içim cidden rahat etmeyecek:

PS3'teki kontrolleri... yani, niye... hani, ne amaçla... cidden, HANGİ akla hizmet öyle yapma gereği duydunuz? Hala düşündükçe Vietnam kabusları görüyorum.

Kendi halinde bir şekli şemali olan, fena olmayan bir platformer. Kontroller bozuk değil, platforming iyi hoş, görsellik de tatlı ama en çok hoşuma giden kısım ise müzikal bölümler oldu. Music sync'in olduğu her şeye bayılırım zaten ve bu bölümler tam da o şekilde.

Tabi keşke biraz daha fazla olsaymış. Sağlık olsun.

Uzaktan saldırı spam'lemeye bayılan bir arkadaşınız varsa uzak durmanız gereken oyun. Ha' bir de eğer arkadaşınız Marvel geek'i ise, aynısı onun için de geçerli.

Korku-gerilim oyunlarını niye sevmediğimin çok güzel bir örneği olarak, başta Portal'a alternatif olur diye başladığım ve bir yere kadar da iyi kötü ilerlediğim ama sonrasında aniden ekranı kaplayan yaratıklar ile karşılaşınca gerisin geri kapattığım tatlı bir oyun.

Küçük minik yüreğim bir gün büyüyüp adam olursa, tekrardan dönüp bitiririm artık.

STANDING HERE,
I REALIZE...
YOU ARE JUST-
Nanomachines, son.

3 kere PC'de bitirmemin ardından, 3 kere de konsolda bitirdim. Artık her bölümünü, her tarafını ezbere biliyor olsam da yine her seferinde, öyle yada böyle keyif alarak oynadım. Benim kıytırık ve çürük repertuarımın en klasik ismi olmaya aday bir iş, benim için.

Ve galiba bu konuda yalnız da değilim :P

Milleti oradan oraya fırlatma mekaniğinin çok eğlenceli olduğunu anımsıyorum ama oyunun geri kalanı silinmiş bende. Yine de başında yer yer keyifli vakitler geçirdiğimi ve iyi kötü beğendiğimi hatırlıyorum.

Luchador'luk güzeldir be.